BİZ TUHAF ve GARİPİZ
BİZ TUHAF ve GARİPİZ
.
“Seni seviyorum” diyemediğimiz zaman “Yanımda olduğun için teşekkür ederim” diyoruz.
.
İstediğimizi elde edemeyince “Benin artık senden hiç bir beklentim yok ve istemiyorum” diyoruz.
.
“Meşgul olduğum için telefonu açamadım” diyoruz, aslında telefon sesi duymanın artık bize neşe getirmediğini itiraf etmekten utanırken.
.
Birinin dokunuşuna ihtiyacımız olduğunda ve buna cesaret edemeyince “Burası soğuk” diyoruz.
.
Kötü günlerimizden sohbet ederken, bundan caydırılmak istediğimizde aslında kendimize ve umutlarımıza yenilmek anlamında “Yaşamak için bir nedenim ve beklentim kalmadı” deriz.
.
“Kimsenin bana ihtiyacı yok (ihtiyacım yok)” deriz, aslında gerçekten tek bir kişiye bile ihtiyaç duymadığımız halde ve zamanda.
.
Yardım istemeye utandığımızda veya çekindiğimizde “Ben bunu kendim hallederim” diyoruz.
.
Hayatımızda yer vermeyi unuttuğumuzda onlara “İyi bir arkadaşsın” diyoruz; “… Ama kendimize “sen benim daha fazla kimse olmayacaksın” diyoruz….
.
Barışmaktan, uzlaşmaktan başka çaremiz olmadığını bildiğimizde “Asıl mesele bu değil” deriz.
.
Oyuncak olmaktan korktuğumuz zaman “Sana güveniyorum” deriz…
.
Saate bakmak istemediğimizde “Sonsuza dek” diyoruz…
Canımız saate bakmak istemediğinde “Sonsuza Kadar” deriz…
.
O kadar çok söz söylüyoruz ki, “artık umursanmıyoruz diye, anlatamadığımızı düşünüyoruz diye, son kullanmadığımız üç kelime dilde kalsın diye, dudaklarımızı büzüyoruz, yere bakıp susuyoruz…
.
Ölüme güleriz; hatta bazen vakti geldi diye bile düşünürüz ve hatta korkmayız ondan fakat eczaneden kutularca ilaç alırız.
.
Bu güne kadar bası ufak tefek hatalarımızı kendimize affettirmiş olmakla beraber, bundan sonra hatasız olacağımızı düşünüp, insanlara kibir ve ukalalıkla tek doğru ve hatasız bizmişiz gibi yaklaşıyoruz.
.
Hayatın ne kadar güzel ve mutluluk verici olduğunu söylüyoruz, gerçekten güzeldir diyoruz, sonrasında keyif almak bir şişe daha içki almak için markete gidiyoruz…
.
Kamuoyu umursamıyoruz ve sürekli “nasıl görünüyorum?”, “neye benziyorum?” diye birilerine soruyoruz aslında egomuza cevap vermek için sorduğumuzu fark etmeden.
.
Aslıda ilginç bir tutarsızlığın düzenini kurmuşuz fark edemiyoruz.
.
Yalnızlığı seviyoruz bir çoğumuz, hatta savunduğumuz zamanlar daha çoktur yalnızlığı, bunu okurken yaptığımız gibi ve cep telefonumuzu elimize sımsıkı tutuyoruz. Yalnızlığımızı sanal sahteliklerle avutuyoruz.
.
En ilginç kısmı da burası: Bütün bu tuhaflıklar ve garipliklerimizle tek bir hayatımız olduğunu bilip yaşıyoruz.
.
Biz tuhafız. Biz Garibiz. “Sizde durum nasıl?”
BİZ TUHAF ve GARİPİZ,BİZ TUHAF , GARİPİZ